Kırk Kelleli Yılan

Okuma Becerisi Uygulaması
Bir varmış, bir yokmuş, eski zamanlarda ormanda iki yılan yaşarmış. O yılanlardan birinin kırk kellesiyle bir kuyruğu, diğerinin ise kırk kuyruğu ile bir kellesi varmış.
 
Günlerin birinde ormanda yangın çıkınca yılanları da yanma korkusu sarmış.
 
Bir kelleli kırk kuyruklu yılan yangından kaçmaya başlamış, kaçarken de kırk kelleli bir kuyruklu yılana rastlamış. Yangından kaçmakta olan yılan diğerine:
 
“Ey dost, sen niye böyle gökten düşmüş gibisin? Yürü, kaçıp canımızı kurtaralım.Yoksa yanıp ölürüz.” demiş.
 
O zaman kırk kelleli yılan:
 
“Bana kalsa çoktan kaçacağım, fakat şu kellelerimin anlaştığı yok. Onların bir kısmı batıya, diğer bir kısmı doğuya, bir kısmı güneye, kalanlan da kuzeye kaçalım diyerek her biri bir tarafa çekiyor. Yedi sekiz tanesi ise hiçbir yere kaçmayalım. Yangındır, yanar geçer diyor.” diye sızlanmaya başlamış.
 
Bu sözleri işiten bir kelleli kırk kuyruklu yılan:
“Eğer öyleyse ben gidiyorum.” demiş de yangından kaçıp kurtulmuş; fakat kırk @kelleli bir kuyruklu yılan, kelleleri arasında bir anlaşmaya varamadığı için yanıp kül omuş.
 
Bu yılanın ölmesinden dolayı:
“Mollası çok olursa toklusu (kuzusu, oğlağı) harama çıkar.”diye bir atasözü türemiştir, derler. (Alptekin 2005: 75)

Kırk Kelleli Yılan

Sorular:

  •  
Yorumunuzu Ekleyin


Yükleniyor...
Yükleniyor...